Stresss mi dediniz?? (Vol.II)

Stres üzerine sohpet etmek için toplandık ve bizi bu denli geren, "Bitmişim de haberim yok!" dedirten şeyler nelerdir diye kafa patlattık. (kafa patlatmaya da gerek yoktu hani- hemen herkes saymaya başladı) Genel olarak gençlik; beklentilerin farklılık göstermesinden, gelecek kaygısından (kariyer yalan, yatırım hikaye teoremi), "elimi sallasam gerilime çarpıyor!" diyerekten (toplumsal) mahalle baskısından... ve daha nicelerinden şikayetçi. Biz de bunun üzerine yerlere serilerek güzel bir çalışma yaptık; stresimizin fotoğrafını çektik. :)

Kendiminkinden bahsedecek olursam; doğaya yaptığımız ihanet, tutarsız ilişkiler, azalan güvenler, zaman sorunsalı, sorumluluklarımızın zorunluluklara dönüşmesi, çizilen sınırların içine sıkıştırılmaya çalışılmak... bunlardan sadece bir kaçı. (Hatta birçok kişide evlilik konusunun hatrısayılır bir stres faktörü olduğu gözüme çaprtı. Bu konuya da yakın gelecekte değinmeyi planlıyorum:) )

Peki bütün bunları belirledikten ve tanımladıktan sonra, stres kapıyı çalınca, iş başa düşünceki adımımız ne olmalı? Hayat çoktan seçmeli bir sınav olmadığından (aslında belki de öyledir, neden olmasın ? ), en azından bu gibi koularda bizden yaşamsal bir kompozisyon beklendiğinden stratejiyi iyi belirlemek gerek and then ChEcKMaTe:)


Ebru Hanım'ın anlattığına göre stresin yol haritası şöyle oluyormuş. Türkçe meali;
Eğer stres gerçek bir durumdan kaynaklanıyorsa buna "korku", aksine tehdit oluşturan bir durumdan kaynaklanıyorsa "kaygı" ortaya çıkıyormuş. Bünyemiz her iki durumda da "alarm"a geçiyor ve bu noktada stres hormonu olarak ta bilinen "adrenalin" salgılamaya başlıyormuş vücut. Göz bebeklerimiz büyüyor, kalp atışımız hızlanıyor, kan şekerimiz ve kan basıncımız artıyormuş. Ve bu noktada mücadele (koşuşturmaca) başlıyormuş.
Bütün bunlar yaşanırken kişinin "kaç kurtul" ve ya "kal savaş" taktiklerinden birini seçeren o oyuncunun kimliğine bürünerek (cindrella vs. chun-li) bu durumu atlatıp günü kurtarması gerekmekteymiş. "Yok olmuyor ben seçim yapamıyorum, iş hayatında chun-li olabilirim ama aşk hayatımda cindrella olmak istiyorum!" (ya da daha beteri tam tersinin dile gelmesi olurdu :) ) deniliyorsa işte o zaman bu iş yaş deniliyor ve belirsizlikten kaynaklı "tükenme" durumu başlıyor. İşte bu noktada da biz stresten olumsuz yönde etkileniyoruz.

İnanıyorum ki birçoğumuz (gün içinde) strese maruz kalıyoruz. Daha doğrusu karşılaştığımız durumlar ve olaylar karşısında stres yapıyoruz. Ne yazık ki kendimizi eve kilitleyip, iletişimimizi koparıp bütün bunlardan kaçmamız söz konusu olmadığından, kendimize uygun taktiği benimseyip yola devam etmeliy(miş)iz.

Yorumlar

Popüler Yayınlar